30 Ağustos 2013 Cuma

Sonu Yok Bunun...

Arabadayım. Yanımdan bihaber akan dünyayı izlemek en büyük zevkim. İzleyip düşüncelere dalmak... Aklımın ucuna dahi dokunamayan buruk düşüncelerin kapıdan öylece beni uzun zamandır tanıyor gibi selamlaması... Dert etmiyorum. Herkesi, her şekilde kabullenmeye çalışan biriyim sonuçta. Buna da göz yumuyorum. Selamlarına karşılık veriyorum ve bir köşeye geçmelerini söyleyip her bir eski dostumla ilgileniyorum. Tek tek dertleşiyoruz ancak nedendir bilinmez onlara gösterdiğim ilgi ve alakaya rağmen onlar benim canımı acıtmaya başlıyorlar. Kalbim buruluyor. Biraz da olsa saygılı olmalarını söylüyorum ama beni ne dinleyen var ne de duyan. Bağrıma bastığım dostlarım aniden isyana başlıyor. Ellerim, dudaklarım, dizlerim titremeye başlıyor deli gibi. Kaldıramıyor anlaşılan vücudum.İç dünyamdan dışarıdakine doğru ani bir geçiş yaşıyorum ve gözlerimin dolduğunu fark ediyorum. Sonra her zamanki düşünce beynimdeki tüm o isyan havasını etrafa saçıyor adeta. ÖNCELİK KENDİ MUTLULUĞUN. KİMSE SENDEN ÖNEMLİ DEĞİL.

Kurtarıcımın zafer çığlıkları beynimde yankılanıyor. Onun bu sevinci beni de sevindiriyor. İnsanların mutluluğundan mutlu olmayı başaran kişiliğim burada da muzip bir çocuk gibi bir köşede sinsice beni izliyor. Kahramanım olan yenilmez düşüncemin verdiği savaşın yorgunluğunu atmak için derin bir nefes... Ve yola devam mecburen. Daha yeni yeni savaşlar kazancaz biz o ebedi dostumla.

Kafamı iki yöne hızlıca sallıyorum. Bütün o fazlalık ancak bende bir şekilde tutunan her ne varsa hepsini etrafa saçıyorum.Olmaları gereken yerdeler geçici bir süre de olsa. Aklımın ucuna dahi dokunamayan karanlık ve sonsuz diplere...

Kendime bir söz veriyorum ardından: "Bir daha asla kimseye her ne şekilde olursa olsun tolerans gösterip savunmasız bırakma kendini. Asla ezilme kimsenin karşısında, yakın dostunun üzüleceğini dahi bilsen." Onaylarcasına hafif bir baş sallaması ancak bu söze ne o paramparça olmuş, her yeri küçük bir çocuğun el işiyle yapılmış dikişlerle dolu olan kalbim inanıyor ne de beynim. Ama içimde yatan o küçük şeytana uyup söz verdim bir kez. Geri dönemem ki. Verdiğim sözleri zarar dahi görsem yerine getirmeye çalışan ben değil miyim? Bundan da alnımın akıyla çıkarım evelallah.

Verdiğim tüm bu savaş ve zaferlere bakarak insanlar bana: "Çok güçlüsün, sana çok özeniyorum." dediğinde diyecek bir şey bulamıyorum. Ancak bugüne kadar yaşadığım her şeyi üşenmeden bir köşeye kaydeden beynim istemsizce cevap veriyor bu sözlere: "O gücü bir de içimde bul bakalım..."

12 Temmuz 2013 Cuma

Allah Belamı Vermiş De Haberim Yokmuş


Merhabalar bebeklerim. Hayırlı Ramazanlar. Öptüm yanaklarınızdan, gözlerinizden. Sabah büyük bir yazma isteğiyle uyandım ve boşa gitmesin dedim. 

UYARI
Ne yazdığımı bilmeden öylece başladım haberiniz olsun. Bu yazının sonu nereye gitcek gerçekten ben de bilmiyorum asdfg.

Öhöm. Bu aralar aklım tamamen üniversitede. Kafayı yicek durumdayım desem vallahi yeridir. Sınava hazırlan. Hee tamam hazırlandık yarım yamalak da olsa. Eee sırada ne var? Sınav. Hah tamam. Hadi bakalım sınava gir. Girdik efendim. Bi girme eylemi gerçekten oldu. Ama kim kime onu işte ben de hala çözebilmiş değilim. Sınavdaki heyecanı ilk seximde bile yaşamadım ben yahu. Bu ne lanet bi düzendir. Ya tamam heyecan olur da bu bambaşkaydı. İlk 20 soruda zaten götüm tutuşunca cesaret bulsaydım çıkıp gitcektim -iyi ki de çıkmamışım. Neyse ki sınıfta tatlı bi çocuk yoktu da az çok odaklanıp çözebildim soruları. İçimde bi kusma bi ağlama hissiyle çözdüm bitirdim hem de. AMA BİTMEDİ! Yanında da 5 boş hediye ehe (Kuscam şimdi). Dışarı çıkarken sanki soruyu çözmemiş kitapçığı götüme sokmuş gibiydim. Sınav sonrası bayat balık gibi olan sexy bakışlarımla dışarı çıktım. Bizimkiler gelmiş “ee gidiyon mu İzmir’e?” Benim orda kafam attı hatırlamıyorum ama bir rivayete göre “Siktirin gidin sikerim izmiri beni sınav sikmiş siz ne sikimden bahsediyonuz?” demişim. (Bir cümlede 4 kez sik kullanarak rekorumu kırdım bu arada. Amk bir cümle değil üç cümle varmış zaten burada.)

Neyse gel zaman git zaman 8 gün depresyonlar içinde geçen dönemin ardından sınav açıklandı. Ben baktım tabii cevaplara dedim hohooo tamam ya İzmir oluyomuş. Boşuna tutuşmuşum peh. May drims kam truuu derkeeeeen. Hop naptı peki bizsiz? BİZSİZ KAYDIRMA YAPTIIII. BİZSİZ 12 DOĞRU EKSİK YAPMIŞ GÖZÜKÜYO. Çok rica ediyorum bi alkış istiyorum. Hayatım boyunca kaydırma yapmamışken lys’de kaydırma yapmış biri olarak beni delicesine alkışlamanızı, hızınızı alamayıp tokatlamanızı istiyorum. Atış serbest! (Allah belanı versin bizsiz!) E tabii ben bu hayal kırıklığıyla depresyon ve benim aramda olan boksta 2. Raundu da kaybetmiş oldum. Süper polyana ben oldu size karamsar hüsnü. İki gün süren depresyon havasının ardından anneciğimin terliğini yedikten sonra yeniden ayağa kalktım. YILMADIM! BİR ANKA KUŞU GİBİ KÜLLERİMDEN DOĞDUM ADETA JDSLKHNCS. Baktım izmirde bir iki yer tutuyo. Battı balık yan gider edasıyla başa izmirdeki bölümler olmak üzere tercihlerimi bugün yaptım. Mutlu muyum? Valla değilim çünkü hala ya olmazsa diye düşünüyorum. Hiç hoş değil. Söylenenlere göre asıl olay şimdi başlıyomuş. Kayıt, kitap, yurt, ev falan feşmekan. Off ciddiyim okumaktan soğudum. Eğitim aşkımı söndürdüler. Neyse ben gidiyorum. Bu arada İzmir’de olup da bunu okuyanlara çok çok selam. Yakında geliyorum canlarım öptüm kocaman sizi :)):):):)):):)) 

Not: Lana’cığım yeni bi cover yapmış. Tamama azıcık güzel olmuş bunu inkar edemem ama bu şarkının cover’ının allahını bu çiftten dinlemelisiniz. Afiyet olsun efendim…





5 Temmuz 2013 Cuma

Acemilik Diz Boyu

Efendim öncelikle merhaba!

Ben kıyıdan köşeden iki tutam cesaret toplayıp bu bloğu açmış bir insan evladıyım. Bakalım ne kadar dayanabilcem bu blogger şeyine GOD KNOWS!

Blog konusunda oldukça acemi ve bilgisiz olduğum için bir çok kişinin başını yardım için şişireceğimden eminim (çok rica ediyorum geri çevirmeyin yoksa rotasız gemi gibi kalırım ortada).

İçimde kalmasını istemediğim ne varsa dökmeyi planlıyorum -ki bundan hiç şüphem yok jdkbddjkş-.

Öhöm. Kendimi tanıtayım canlarım ciğerlerim.

- 95 doğumlu üniversite adayı MÜLAYİM(!) bir insanım.
- İzmirliyim ve üniversiteye İzmir'e gitmek için adeta yanıp tutuşuyorum.
- Etrafımdaki çoğu insan gay olduğumu biliyo ancak yine de bizlerin taşıdığı o klişe korkuyu taşıyaraktan saklanmaya tam gaz devam ediyorum.
- İsmimi de neden bizsiz onlar yaptığımı da sorcak olursanız tevriye (iki anlamlılık) yapmak istedim.
Biz-siz-onlar diyerek bizim milletimizin her ortamda yaptığı etiketlemeyi, bizsiz onlar diyerek de dünyanın biz eşcinseller olmadan renksiz, tatsız ve bir o kadar da tuzsuz kalcağını vurgulamak istedim :D
- Hiç de sevmem tanışma kısımlarını onun için burda bırakiyim ben ya çünkü gerçekten yazarken bile nefesim daraldı. Zamanla tanımak bence çok çok iyisi. Ha hiç olmadı twitter'dan yazın ben mis gibi konuşur kaynaşırım sizinle.

Bence şimdilik bu kadar. Sözlerimi de ufak bir espriyle tamamlamak istiyorum.

TEŞEKKÜRLER, İYİ GÜNLER, SAYGILAR, SELAMLAR.


PS: Melih Gökçek'i saygıyla anıyoruz.....